31 Mayıs 2010 Pazartesi

Mutluluk..

...
Neill'e göre bir çocuğun mutluluğu, yetişirken vermiş olduğu kendi kararlarına en üst düzeyde saygı gösterilmesine ve çocuktaki "kişisel özgürlük" hissine bağlı olarak gelişiyordu. Çocukluk döneminde bu özgürlük hissinin yokluğu ve buna bağlı olarak gelişen baskılı çocukluğun mutsuz tecrübeleri, yetişkinlikte ortaya çıkan birçok psikolojik sorunun kaynağıydı.


1921'de Neill, düşüncelerini kanıtlamak amacıyla Summerhill Okulu'nu kurdu. Bu fikirler arasında, çocukların derslere girmeye mecbur edilmediğinde daha başarılı oldukları düşüncesi de vardı. Ayrıca bu okul demokratik ilkeler ile yönetiliyor ve okul kurallarının ne olacağını belirlemek amacıyla düzenli toplantılar yapılıyordu. Bu toplantılarda çocuklar okul personeliyle eşit oy hakkına sahiptiler.
...

ilginizi çektiyse devamı aşağıda..
http://myinnersky.blogspot.com/2010/05/asneill-ve-summerhill-ozgurluk-okulu.html
Pin It

25 Mayıs 2010 Salı

Hayat ne garip...

Hayat ne garip bugünlerde ; Mallarımız arttı, keyfimiz azaldı !..Daha büyük evlerde kalıyoruz ama daha küçük ailelerde yaşıyoruz..! Konforumuz arttı ama zamanımız daraldı !..Diplomamız bol ama sağduyumuz az..! Uzmanlıklar arttı ama sorunlar çoğaldı !..İlaçlar çoğaldı, hastalıklar arttı..! Sorumsuzca para harcıyoruz a...ma az gülüyoruz..! Trafikte çok hızlıyız ama çabuk parlıyoruz !..Akşam geç yatıyor, sabah yorgun kalkıyoruz..! Az kitap okuyor, çok televizyon seyrediyoruz !..Varlığımızı arttırdık ama değerlerimizi yitirdik..! Çok konuşuyor ama az gönül veriyoruz ve bol yalan söylüyoruz !..Para kazanmayı öğrendik ama yuva kurmayı beceremedik..! Hayata yıllar ekledik, yillara hayat katamadık !..Ay' a kadar gidip dönmeyi biliyoruz ama komşumuza geçmek için karşıya geçmiyoruz..! Uzaya ulaştık ama ruhun derinliklerine inemiyoruz !..Havayı temizledik ama ruhları kirlettik..! Atomu parçaladık, önyargılarımızı yıkamadık !..Çok yazıyor ama az gelişiyoruz..! Daha çok plan yapıyoruz ama daha az sonuç alıyoruz !..Acele etmeyi öğrendik ama sabırlı olmayı asla..! Gelirimiz arttı, karakterimiz zayıfladı !..Tanıdıklar çoğaldı, dostlar eksildi..! Çabalar arttı ama mutluluklar azaldı !..Bilgisayar ağları kuruyoruz, bilgi otoyolları inşa ediyoruz ama kendi aramızdaki iletişimde zorlanıyoruz..! Dünya barışı der, silahlanırız !..Daha mutlu olmak için somurtarak çalışırız..! Yani bugünlerde ; Eve çift maaşın girdiği ama çiftlerin boşandığı !..Güzel evlerin yuva olamadığı..! Kısa seyahatlerin, kağıt mendil gibi ilişkilerin ; Yıka çık gönüllerin, tek geceliklerin !..Kilo dertlerinin ve her derde deva vitaminlerin..! Vitrinlerin dolu ama gönüllerin boş olduğu ; Günlerde yaşıyoruz !...

(Alıntı)
Pin It

24 Mayıs 2010 Pazartesi

:-)

Kaç gündür kaç aydır ihmal ettiğim bloğum merhaba!
- Hayatla mücadelelerime bir süre ara verdim. Buraya güzel şeyler yazmak istiyorum.
- Anlaşılan Nihancım sen ruh halini yine pozitife döndürmüşsün :)
- evet sanırım..
- Bu iniş çıkışlara ne zaman alışacaksın?
- Sanırım hiçbir zaman..
- Sen de Haşim gibi her ruh haline uygun birkaç kelam edebilirsin burada..
- Ah, benim onun gibi güzel anlatımlarım olabilir mi! (http://www.hasimce.blogspot.com/) Ayrıca, ben o haldeyken kendimi o kadar derin sorguluyorum ki başımı kaldırıp etrafıma bile bakacak halim olmuyor. Tam bir şeyi hallettiğimi düşünürken, daha zor bir durumla karşılaşıyorum. Hoş, kolay bir hayat peşinde hiç olmadım ama istikrarlı bir ruh haline kavuşabilmek de imkansız değil diye düşünüyorum.. Yani kendimizin dışında olup bitenlerin içine çok fazla girmemek, değer verdiğimiz insanların sıkıntılarına çok fazla associate olmamaktan bahsediyorum. Bir başkasını ne kadar istesem de değiştiremeyeceğimi yani mesela mutlu edemeyeceğimi anlıyorum. Zaten gerekmiyor da. Ve zaten ihtiyaç olduğu zamanlarda karşısındakine en büyük desteği ancak onun ruh haline bürünmeden verebiliyor insan.. empati yapmak başka şey, o ruh haliyle associate olmak başka şey bu arada. empati yaparsan seçenekleri görebilirsin ama associate olursan göremezsin.
- bence senin güzel bir dalışa ihtiyacın var..

:-)
Pin It