Eski bir defterimi karıştırırken tesadüf eseri Venedik ile ilgili izlenimlerimi yazdığım bir sayfayı gördüm. Tam da Eda'nın gezisinin üzerine ben de o zaman yazdığım birkaç cümleyi paylaşayım. 2004'te gitmiştim. Aynen günlük diliyle geçiriyorum.
Venedik harika bir şehir.
StMarco meydanı çok görkemli. En az bin tane güvercin var. Avrupa'nın salonu deniyormuş bu meydana. Müzik dinleniyor cafelerde. Kuyruklu piyanolar dışarda. Atmosfer etkileyici.
Çok çok dar sokaklar var. Evlerin koridorları kadar dar resmen.
Her tarafta cam eşyalar ve maskeler var.
Venedikte maskelerin kullanıldığı dönemde aşırı uçlara gitmiş halk, kaldırmışlar. Bunu düşünmek lazım.. Çok ilginç. Maske takıp herşeyi yapıyorlar gibi.. nasıl olsa kimse seni bilmiyor..
Yemek güzeldi, deniz mahsullü makarna, kum midyesi de karides de harikaydı..
;) Güzel özetlemişsin ..
YanıtlaSilVenedik'te en çok etkilendiğim şey, o daracık, kargacık bürgücük kanalların içinde, merdivenleri sulara açılan evler olmuştu...
YanıtlaSilhemen içindeki yaşamları düşünmüştüm, acaba nasıldır diye...kışın çok sıkıntılı olduğunu öğrendim sonra, rutubet çok fazla oluyormuş...ama minicik pencelerine asılan perdeler ve çiçekler kesinlikle masallardaki gibiydi, kendimi tamamıyla Orta Çağ'da yaşıyormuş gibi hissedebilmiştim.
Venedik güzel şehir, Avrupa'nın en küçük ama en çok turist çeken şehriymiş...
Bir de kışın sular yükseliyormuş.. Bizim gezdiğimiz bazı kaldırımlar sular altında kalıyormuş.
YanıtlaSilİstasyonun önünde öylece otururken bir kız gördük. Valiziyle bekliyordu. Sonra bir küçük tekne yanaştı. Sevgilisi kızı almaya gelmiş teknesiyle. Araba yerine tekne.
Yavaş yavaş sular altında kalan bu şehirde evler de hala çok pahalıymış.
Çok hoşuma gitti tekneyle dolaşmak, zaten romantik olmak için ideal bir yer :) bir benzeri daha olmadığı için herhalde kanalları çok ilgi çekiyor. Kışın sanki hayalet şehir gibi mi oluyordur acaba??
YanıtlaSilyok olmuyor. tv'de bir gezi programında izlemiştim, kışın yağmur yağarken bile dolaşan epey turist vardı ama gondollar daha sakindi tabii...
YanıtlaSilbizim otelimiz şehirden epey uzaktı ama çok hoş bir yerdeydi; çocukluğumdaki sayfiye yerlerini hatırlatmıştı bana, mesela Şakran gibi...çok nezih, temiz, doğal, yeşil ve yaşamın sakince akıp gittiği bir yerdi.
tüm alışveriş paketlerimi otobüs durağında unutup gitmemi hatırlamak istemiyorum...
hayatımın maratonunu yapmıştım o yollarda.